
Bismillâhirrahmânirrahîm
“Onlar, dünya hayatının görünen yüzünü bilirler. Ahiretten ise, onlar tamamen gafildirler.”
Rûm Suresi, 7
![]()
“Dünyaya sövmeyiniz. Müminin dünya üzerinde hayrın kendisine ulaşıp şerden uzaklaştığı bir surette dolaşması ne de güzeldir! Kul: “Allah dünyaya lânet etsin!” dediği zaman dünya da: “Allah da kendisine isyan edenlere lânet etsin!” diye karşılık verir.”
Hz. Muhammed (sallallahü aleyhi vessellem) (Deylemî, hadis no: 7288)
![]()
“Sen, padişahlar padişahının halîfesi Hz. Adem soyundan geldin. Günahlarla, kötülüklerle, zulümle dolu şu kirli dünyada gözünü açtın.
Sen nereden geldiğini, nereye gideceğini düşünmüyorsun da, şu dünya hayatından memnün, pek neşeli görünüyorsun. Yazıklar olsun sana! Aklını başına al da, şu alçak dünyaya gönül verme, aslının aslına gel!
Sen, her ne kadar bu dünyanın zübdesi, özü, tılsımıysan da, sen içyüzünle çok kıymetli paha biçilmez bir madensin.
Mezarda toprakla dolacak olan şu iki baş gözünü kapa; gizli olan gönül gözünü aç, hakîkati gör de aslının aslına gel!
Celal sahibinin kulusun, çok talihlisin. Allah, seni çok seviyor, sana iltimas etmiş, başkalarına vermediğini sana vermiş.
Dünya malına tapıyorsun, çok zengin olmanın yollarını arıyorsun. Şehvet ve şöhret peşinde koşuyorsun. Yüksek mevkîlere çıkmak, baş olmak, ona buna hükmetmek istiyorsun. İstediğini elde edemediğin zaman, yahut elde ettıgini kaybedince üzülüyorsun, harap oluyorsun. Bu hal, bu didinme, bu sızlanma bu inleme, bu gözyaşları ne vakte kadar sürecek? İçine düştüğün acıklı halı anla da, aslının aslına gel!”
Hz. Mevlâna Celaleddin-i Rumî (k.s.) Divân-ı Kebîr, Gazel, I, 120
![]()
Allah’ım! Peygamber Efendimiz Hazret-i Muhammed Mustafâ (s.a.v.)’ya ve âline salât ve selâm eyle, Allâh’ım! Nefsime takvâsını ver ve onu tezkiye et! Sen onu en iyi tezkiye edensin. Sen onun Velîsi ve Mevlâ’sısın. Allah’ım! Sen’den hidâyet, takvâ, iffet ve gönül zenginliği istiyorum.
Allah’ım, hırsın kabarmasından, öfkenin sersemliğinden, hasedin galebesinden, sabrın zayıflığından, kanaatin azlığından, huyun kötülüğünden, şehvetin azmasından, nefsin tutkusuna uymaktan, hidayete karşı çıkmaktan, gaflet uykusundan, zorluklara düşmekten, batılı hakka yeğlemekten, günahlara ısrarla devam etmekten, günahı küçümsemekten, itaati büyük görmekten, zenginlerin övünmesinden, fakirleri hor görmekten, elimizin altındakilere kötü davranmaktan, bize iyilik yapanlara teşekkürü terketmekten, zalime yardımcı olmaktan, mazlumu yalnız bırakmaktan, hakkımız olmayan bir şeyi istemekten ve bilgisiz konuşmaktan Sana sığınırız. Ya erhamerrahimin, Âmin….






