“Kim bir kötülük yapar yahut nefsine zulmeder de sonra Allah’tan mağfiret dilerse, Allah’ı çok bağışlayıcı ve merhametli bulacaktır.”
Nisâ Suresi, 110.
“ Günahlardan hâlis olarak tevbe eden kişi hiç günah işlememiş gibidir.”
Hz. Muhammed (sallallahü aleyhi vessellem) (İbn-i Mâce,Zühd,30)
“ Tövbenin batı tarafında bir kapısı vardır, kıyamete kadar açıktır. O kapı, güneş batıdan doğuncaya dek açık kalacaktır; o kapıdan yüz çevirme!”
Hz. Mevlâna Celaleddin-i Rumî (k.s.) Tahiru’l-Mevlevi, Mesnevî Şerhi 14904
Allah’ım! Peygamber Efendimiz Hazret-i Muhammed Mustafâ (s.a.v.)’ya ve âline salât ve selâm eyle ve bizi sevdiğin tövbeye muvaffak et; sevmediğin günah alışkanlığından kurtar. Allah’ım, tövbe ettikleri halde daha sonra tövbelerini bozacaklarını, tekrar günaha dönüp şaşacaklarını bildiğin kullar gibi olmaktan Sana sığınırız. Şu halde, bu tövbemi, ardından tövbeye ihtiyaç duymayacağım, geçmişteki günahların izlerini yok edecek, gelecekte de günahlara karşı bağışıklık kazandıracak bir tövbe kıl. Allah’ım, Kitabının muhkem ayetinde, kullarından tövbeyi kabul edeceğini, kötülükleri affedeceğini (Şûra/25), tövbe edenleri sevdiğini (Bakara/222) söylemişsin. O halde, vaad ettiğin gibi tövbemizi kabul et; garanti ettiğin gibi kötülüklerimizi affet; şart koştuğun gibi sevgini bizim için gerekli kıl. Allah’ım, Sen tövbeyi emretmiş ve kabul buyuracağını söylemişsin; dua etmemizi istemiş ve icabet edeceğini vaad etmişsin. O halde Hz. Muhammed (s.a.v.) ve âline salat eyle ve tövbemi kabul buyur; rahmetine olan ümidimi ye’se dönüştürme. Hiç kuşkusuz, Sen, günahkârların tövbesini kabul buyuransın; suç işleyip de Sana dönenlere pek merhametlisin. Ya erhamerrahimin, Âmin….