“ Hiçbir şey için “Bunu yarın yapacağım” deme. Ancak Allah dilerse (yapacağım de). Unuttuğunuz zaman Allah’ı an ve “Umarım Rabbim beni, doğruya daha yakın olana eriştirir.” de.”
Kehf Suresi, 23-24
“ Kişinin her sözüne “Allah dilerse” diye başlaması îmânının tamam olmasından ileri gelir.”
Hz. Muhammed (sallallahü aleyhi vessellem) (Münâvî, II, 537)
“ … Kibir ve azametlerinden, Allah isterse, yani “inşallah” demediler. Cenab-ı Hakk’ta onlara insanlığın aciz olduğunu gösterdi. İstisna, yani inşallah demeyi terk etmekten muradım kalbe arız olan kasvet ve gaflettir. … ”
Hz. Mevlâna Celaleddin-i Rumî (k.s.) Tahiru’l Mevlevi, Mesnevî Şerhi 49-50
Allah’ım! Peygamber Efendimiz Hazret-i Muhammed Mustafâ (s.a.v.)’ya ve âline salât ve selâm eyle. Allah’ım, dilersen lütfunla bizi affedersin; dilersen adaletinle bize azap edersin. O halde, nimetinle affını bizim için kolaylaştır ve mağfiretinle bizi azabından kurtar. Çünkü gerçek şu ki, bizim adaletine dayanacak gücümüz yoktur; affın olmadan hiçbirimiz kurtulamayız.
Allah’ım! İyilikleri yok edecek, bereketleri götürecek amellerden uzaklaştır bizi . Çirkin kötülüklerden ve rüsvay edici günahlardan sakınmayı kalbimize ilham eyle. Bizi, ancak Senin yardımınla elde edebileceğimiz şeyle uğraştırarak hoşnutluğunu kazanabileceğimiz şeylerden alıkoyma. Katındakinden mahrum eden, Sana kavuşturacak vesileyi aramaya engel olan ve Sana yakınlaşmayı unutturan alçak dünyanın sevgisini kalbimizden sök at. Şükrümüzün azlığından dolayı bizi ahiret ve dünya hayrından mahrum etme ve günahlarımızı bağışla. Sen, acıyanların en merhametlisisin. Allah’ım, hiç kuşkusuz, Sen, dünyamız için de, ahiretimiz için de yararlı olanı biliyorsun. O halde, ihtiyaçlarımız hususunda lütufkâr ol bize Ya Rabbe’l-âlemin. Âmin,
