“ Onlar, Kur’ân’ı inceden inceye düşünmezler mi? Yoksa, kalblerinde kilitler mi var?”
(Muhammed Suresi 24.)
” Şu bir hâlis mü`min ki: Kur`ân okur ve onun muktezâsiyle amel eder, o, tadı güzel, kokusu güzel turunç (meyvesi) gibidir.
Şu bir mü`min de Kur`ân okumaz, fakat mû`cebiyle amel eder. Bu da tadı güzel, fakat kokusu olmıyan hurma gibidir.
Kur`ân okuyan (fakat mû`cebiyle amel etmeyen) munâfıkın benzeri de kokusu güzel fakat acı reyhâne (otu) gibidir.
Kur`ân okumayan munâfıkın benzeri de tadı acı ve kötü, kokusu acı Ebû Cehil karpuzu gibidir.”
Hz. Muhammed (sallallahü aleyhi vessellem)
“ Kur’ân-ı Kerîm, peygamberlerin hâl ve evsâfıdır. Okuyup tatbik edersen, kendini peygamberler ile, velilerle görüşmüş farzet!
Kur’ân okuduğun hâlde, onun emirlerine uymaz ve Kur’ân ahlâkını yaşamaz isen, peygamberleri ve velîleri görmenin sana ne faydası olur?
Peygamber kıssalarını hakkıyla okudukça, ten kafesi, can kuşuna dar gelmeye başlar.”
Hz. Mevlâna Celaleddin-i Rumî (k.s.)
Allah’ım, Hz. Muhammed (s.a.v.) ve âline salat eyle, bizi O’nun (Kur’an’ın) ipine sarılanlardan, O’nun nuruyla aydınlanan ve arzulara kapılmayarak amelden geri kalmayanlardan ve hidayeti ondan başkasında aramayanlardan eyle. Âmin…