“Ey iman edenler! Zannın çoğundan kaçının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurunu araştırmayın. Biriniz diğerinizi arkasından çekiştirmesin. Biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz. O halde Allah’tan korkun. Şüphesiz Allah, tevbeyi çok kabul edendir, çok esirgeyicidir.”
Hucurât Suresi, 12.
“Ey diliyle îmân edip de kalplerine îman tam olarak yerleşmeyen kimseler! Müslümanların gıybetini yapmayınız, kusurlarını da araştırmayınız! Kim müslümanların kusurlarını araştırırsa Allah da onun kusurlarını araştırır. Allah kimin kusurlarını araştırırsa, onu evinin ortasında bile olsa rezîl eder.”
Hz. Muhammed (sallallahü aleyhi vessellem) (Ebû Dâvûd, Edeb, 35; Tirmizî, Birr, 85)
“Ey gâfil insan! Fil yavrusunu kebap edip yiyen kişiler gibi sen de Allâh’ın kullarının etlerini yiyor, yâni onları çekiştiriyorsun. Onların bulunmadıkları yerlerde kötülüklerini söylüyor, günaha giriyorsun. Aklınızı başınıza alın; sizin ağzınızı koklayan Allâh’tır. Temiz olandan, doğru olandan başka o muayeneden kim canını kurtarabilir? Yazıklar olsun o kişiye ki, mezarda onun ağzını koklayacak olan ya Münker’dir veya Nekir! O büyük meleklerden ne ağız kokusunu, yâni dünyada edilmiş gıybet kokusunu gizlemeye imkân vardır, ne de bir ilaç bulup ağzı hoş bir hale getirmeye, yâni pis kokan ağzın kokusunu gidermeye zaman vardır.”
Hz. Mevlâna Celaleddin-i Rumî (k.s.)Mesnevi, T. Mevlevî 7837-38-39-40
Allah’ım, Hz. Muhammed (s.a.v.) ve âline salat eyle. Allah’ım, bize, sana itaat etmek muvaffakiyetini, isyandan uzaklaşmayı, niyetin doğruluğunu ve ihtiramları korunması gereken kimseleri tanımayı ihsan et; bize hidayete erişmek ve ona sabit kalmakla ikramda bulun; dillerimizi doğruluk ve hikmetle güçlendir; kalplerimizi ilim ve mârifetle doldur; karınlarımızı haramdan ve şüpheli şeylerden arıt; ellerimizi zulüm ve tecavüzden alıkoy; gözlerimizi kötülüklerden ve hıyanetten koru; kulaklarımızı boş söz ve gıybete kapat. Âmin…