” …Allah sizden inananları ve kendilerine ilim verilenleri derecelerle yükseltsin. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.”
Mücadele Suresi, 11.
“ Bir kimse ilim elde etmek arzusu ile bir yola girerse, Allah o kişiye cennetin yolunu kolaylaştırır, muhakkak melekler yaptığından hoşnut oldukları için ilim öğrenmek isteyen kişinin üzerine kanatlarını gererler, göklerde ve yerlerde bulunanlar, hatta suyun içindeki balıklar bile âlim kişiye Allah’tan mağfiret dilerler. Âlimin âbide karşı üstünlüğü ayın diğer yıldızlara karşı üstünlüğü gibidir. Şüphesiz ki âlimler peygamberlerin vârisleridir. Peygamberler altın ve gümüşü mîras bırakmazlar, sadece ilmi mîras bırakırlar. O mîrası alan kimse, bol nasip ve kısmet almış olur.”
Hz. Muhammed (sallallahü aleyhi vessellem) (Ebû Dâvûd, İlim 1; Tirmizî, İlim 19.)
“ Kum gibi ömür suyunu emen, bizi tüketen boş sözler olduğu gibi, içinden âb-ı hayat fışkıran kum da vardır. Bu kum pek az bulunur. Sen git de içinden irfan coşan, ilâhî sırları meydana vuran kumu ara. Evlâdım, işte yukarıda anlatılan o kum Allah adamıdır. Allah adamı, kendi benliğinden kopmuş, kendinden ayrı düşmüş, Hakk’a ulaşmıştır.”
Hz. Mevlâna Celaleddin-i Rumî (k.s.) Tahiru’l-Mevlevi, Mesnevî Şerhi – 1055 -56-57
Allah’ım! Peygamber Efendimiz Hazret-i Muhammed Mustafâ (s.a.v.)’ya ve âline salât ve selâm eyle ve ilme önem veren ve âlimlere saygı gösteren, onların ilminden yararlanmasını bilen salih kullarından eyle. Ya erhamerrahimin, Âmin….